TRANÇA AVI VIDEOSU – 

Trança avı, her zaman hayallerimi süsleyen bir balık avı olmuştur. Hayal ederken bu avının, yemli dip oltası ile sırtı çekerken olur diye düşünüyordum. Kısmette bu avı, jigging yöntemiyle yapmak varmış. Aslında bu kadar değerli avların jigging yöntemiyle yapılması, av keyfi açısından çok daha iyi. Bu balığın yaşam alanları olan 300 m gibi derin suları düşündüğümüzde, bizim av skalamızda, en uygun yöntemin jigging olduğu kendiliğinden ortaya çıkıyor. Yemli takımlarla en fazla 80 m de av yapabilirken, jigging yönteminde 160 ve çok daha zorlarsak 200 m jigging yapılabilir. Bu da bizi, bu balığın yaşam ortamına en fazla yaklaştıran yol olur. Tabii bu yorum, Trança‘nın yemli takımlarla avlanamayacağı anlamına gelmez. Balık işi kısmet işi. Yarın yemli takımla,Trança avlayamayacağımızın bir garantisi yok. Kısmette varsa, bir daha ki Trança‘yı, yemli takımla yakalayabiliriz.

Bugünkü balık avı turunda, balıklar bize pek yüz vermemişti. Sulu Adada o kadar dolaşmamıza rağmen, oltalarımıza yemlik Palamut vurmadı. Günü, balık avlamak yerine, balık ve diğer konularda sohbet ederek geçirmiştik. Saat 11.30 olmuş, sabah turunun son dakikalarına gelmiştik. İçimde, 15 – 20 dakika kadar bir jigging yapma isteği vardı. Gökhan bey ve eşinden müsaade isteyerek jigging denememe, henüz yeni başlamıştım. Üçüncü çekişim de, kaloma boşalmaya başladı. Bütün sabah dolaşıp balık avı yapamayınca, teknede doğal olarak av isteği düşük seviyedeydi. Kaloma akmaya başlayınca, teknede enerji patlaması oldu. Gelen büyük bir balıktı. Benim ilk tahminim “Sinarit avı yaptık” olmuştu. Avımız suyun altında gözükmeye başlayınca, Sinarit olduğu konusundaki düşüncem, daha da artmıştı. Balığı tekneye alıp, Trança olduğunu gördüğümüz zaman, hepimiz çok sevindik. Böylesine önemli bir avı, nasıl oluyor da, bu kadar kolay avlaya biliyorduk? Adrasan‘a geldiğim günden beri Trança hayali kuruyordum. İşte Trança, oltamızdaydı. Şimdiye kadar olan en değerli av, ellerimizin arasındaydı. Bizden daha mutlusu var mıdır?

…