Recai – Aytuğ – Murathan – Jigging Yöntemiyle Lagos Avı
Jigging yöntemiyle balık avı yapmak için, Adrasan’a gelmişlerdi. Jigging Yöntemi dışında, başka bir şekilde balık avı düşünceleri yoktu.
Adrasan’a balık avı tarihinden iki gün önce gelip, Dolunay Pansiyonda konaklamaya başlamışlardı. Balık avı turu dönüşü her öğlen, onları Dolunay Pansiyonun bahçesinde, hummalı bir şekilde jigging turu için hazırlanırken, görüyordum. Tur gününü iple çekiyorlardı. Bahçenin önünden her geçişimde, bir şeyler soruyorlardı. Sonunda, balık avı tur günü geldi çattı.
Saat 15.30 gibi, Adrasan Sahilinde buluşup, tekneye binerek, kıyıdan açıldık. Hava, şanslarına sertti. Rüzgar, güneyden kuvvetlice esiyordu. Sulu Adaya rüzgar altında gideceğimiz için, çok hızlı gitme şansımız yoktu. Gitsek bile, bu rüzgarda jigging yapmak çok zordu. Rüzgarın ilerleyen saatlerde, batıya doğru dönme ihtimalini düşündüğüm için, yüzey rapalası çekerek gitmeyi önerdim. Böylece, hem Palamut avı yapma şansımız olacaktı. Hem de, rüzgarın batıya dönerek, gidişimizi kolaylaştırmasını sağlayacaktık.
Sulu Adaya vardığımızda, oltalara Palamut vurmamıştı. Hava, hala sertti. Bu havada, değil jigging yapmak, sırtı çekmek bile zordu. Yüzey takımlarını toplayıp, o şartlar altında rüzgarı en az alacak, adanın kuzey doğu kısmına gittim. Tam bu noktada ada, rüzgara siper oluyordu. Kendimize, jigging yapacak 15 – 20 m bir alam bulmuştuk. Derinlik, 70 m civarıydı. Jigging yapmaya başlayalı, 10 dakika olmamıştı. Kaloma, boşalmaya başladı. 10 dakikalık uğraş sonucu, 4 Kg Lagos avı – Şeytan Gridası teknedeydi. Bu şartlar altında, çok güzel bir avdı. Yarım saat kadar, bir hareket olmadı. İlk balığı aldığımız yeri tekrar denediğimizde, ikinci defa kaloma hızla akmaya başladı. 7 – 10 dakikalık uğraş sonucu, ikinci Lagos avı teknedeydi. Sevinç, çok büyüktü. 10 dakika daha, tut bırak yöntemine uygun olarak geri bırakmak üzere, jigging yaptık. Sonra, toparlanıp Adrasan’ın yolunu tuttuk.
…