Trofe Avı Tanımı:
Aynı tür balıkların, kendi cinsleri arasında en büyük olanlarına trofe denir. Bir türün, en büyük bireylerinden birini yakaladığımızda, trofe balık avı yaptık diyebiliriz.
Trofe balıklar, bir tür içinde nadiren görülebilen ve arada sırada avlanabilen balıklardır. Bu balıkların sık avlanamaması, onları trofe sınıfına sokar. Trofe balıkların bir üst sınıflaması da, rekor balıklardır. Bazı zamanlar, kişisel rekorlarımız için de, trofe avı kavramını kullanırız. Bazen, bir türün en büyüğünü avlayıp, rekor kırdığımızda, o avı keyifle anlatmak için, yeni trofemiz kavramını kullanabilmekteyiz.
Trofe Avı Hazırlığı:
Trofe balık avı yapmak için öncelikle, büyük balık avı yapmak için hazırlanmak gerekir. Gerekli hazırlığı yapmadan trofe avına çıkmak, sadece hayal kırıklığı yaratır.
Çevremiz, dilediğimiz kadar sevdiğimiz yemekle doluyken, birisi bize hiç arzu etmediğimiz bir yemek uzatırsa, yemeyiz. Çünkü, çevremiz sevdiğimiz yemekle doludur. Ancak ne zaman yeriz. O yemeğin, daha güzel sunumu varsa, yeriz. İşte hazırlık böyle bir şeydir. Öncelikle, avlamayı düşündüğümüz balığın o dönemde, ne yemek istediğini öğrenmeliyiz. Öğrendikten sonra, o yem ile av yapmamızı sağlayacak, malzemeyi tedarik etmemiz ve o malzemenin en iyi ne şekilde kullanacağımızı öğrenmemiz gerekir. Eğer, yem olarak kullanacağımız balığı satın almak mümkün değilse, ava çıktığımızda, ilk olarak yem balığının avlamamız gerekir. Yem balığı avı konusunda, bilgi ve malzeme eksiğimiz varsa, bu eksiklerimizi de gidermemiz gerekir. Bu konular da tamamsa, balık avına çıkabiliriz.
Trofe Avında Kullanılacak Yemin Avı:
Trofe avında birinci aşama, yem balığının avı olacaktır. Yem balığının avı, bir süre alır. En uygun olabilecek yem balığını avladıktan sonra, trofe avını yapacağımız meraya gideriz. Eğer, yem balığı avı yapamıyorsak veya mevsim yem balığı avı için uygun değilse, sahte yemlerle av yapabiliriz. Sahte yem olarak, dip rapalası ve jig kullanabiliriz. Hangi yöntemin kullanılacağına, balık avına çıkmadan karar vereceğimiz gibi, balık avının gidişatına göre de karar verebiliriz.
Trofe Avı Oltası:
Hangi yöntemle av yapacaksak, o yönteme uygun bir olta takımı hazırlamak gerekir. Eğer, yem balığı avı yapmışsak, yemli takımlarla balık avına devam etmek, genel kabul görmüş bir tercih olacaktır. Denizlerde, en fazla, büyük balık avı, yem balıkları kullanılarak yapılır. Yeminiz varsa, öncelikle yemli takımlarla balık avı yapmak gerekir. Yemin olduğu ortamlarda, sahte balıklarla, balık avı yapmak, nispi olarak zorlaşır. Sahte balıklarla balık avı, yemin az olduğu zamanlarda veya trofe avının bollaştığı zamanlarda daha başarılıdır.
– Canlı balıkla trofe avı oltası:
Yem balığının ağzından ve anüsünden birer kanca geçirilip, aynı beden üzerinde birleştirilir. İki kulaç sonrasına iyi dönen, kaliteli bir fırdöndü bağlanır. Bu fırdöndüye, dört kulaç misina bağlanır. Misinanın diğer ucu, ağırlık grubunun bağlı olduğu fırdöndüye bağlanır. Ağırlık grubunda, ne kadar ağırlık uygun görülüyorsa, o kadar ağırlık kullanılır. Takım son bir fırdöndü ile sonlandırılır. Takım, çıkrık makinenin ip misinasının ucuna bağlı olan klipsli fırdöndüye, takılarak kullanılır. Bu takımı, 0.90 – 1.20 misina ile hazırlayabilirsiniz.
– Rapala ile trofe avı oltası:
Dip veya yüzey rapalası kullanılabilir. Rapala, rapala düğümü ile bağlanır. 7 – 10 kulaç 0.70, 40 Kg çekeri olan bir misina kullanılır. 0.70 beden, ağırlık grubuna bağlanır. Bu takımda, daldırıcı aparat ve/veya ağırlık kurşunu da kullanılabilir.
– Jig ile trofe avı oltası:
Jig’in üst kısmında bulunan kör halkaya, rapala düğümü ile 0,70, 4 – 5 kulaç flouro carbon misina veya mono carbon misina kullanılabilir. 0,70 misina, ip misinaya özel bir düğümle bağlanır.
Trofe Avı:
– Canlı Yemle Trofe avı:
Genellikle, trofe avının yapılacağı merada, yemlik balıkta vardır. Yemlik balığın olmadığı merada, büyük balığın olmama ihtimali çok yüksektir. Büyük balık her zaman, yem balığının peşinde, ya da yakınlarında dolaşıp, pozisyon almaya çalışır. Trofeler uygun pozisyonu yakaladıklarında, deniz karışır. Büyük bir yeme faaliyeti başlar. Böyle bir durumda yapılması gereken, yüzey takımları ile, hızlı dolaşarak av yapmaktır. Ortamdaki hız temposuna ayak uydurabilirseniz, trofe sizi de ihmal etmez.
Merada ortam sakin, yem balığı da varsa, yemli dip sırtısıyla, çevrede arayış içine girmek daha isabetli olacaktır. Pozisyon almaya çalışan trofeler, sizin oltanızdaki kolay yeme, hayır diyemeyecektir. Bu tarz av, daha avantajlı bir av şeklidir. Bütün avcılar, kolay avı severler. Zaten aç olan balık, önünde gezinen kolay ava kayıtsız kalamaz. Üstelik, arada bir hızlanarak, yem balığının ani sıçramalarla yukarı çıkmasını sağlayarak, trofeyi kıskandırırsanız, işiniz daha da kolaylaşabilir.
– Rapalayla Trofe Avı:
Rapala kullanarak trofe avı yapacaksak, 10 – 30 m de takımı taşlara takmadan, ama olabildiğince taşlara yakın bir şekilde dolaştırmamız gerekir. Dip sırtılarında en önemli şey, dolaştığımız yerlerdeki dip yapısını bilmektir. Bilmiyorsak, takımın dibe takılma riski artar. Dip yapısını bilmediğimiz yerlerde, bir dip sonarı çok işimizi görür. Ama, her şeye rağmen, yinede takımın dibe takılma ihtimali vardır. Bu problemin tek çözümü, tecrübedir. Tecrübemiz artıp, zemini öğrendikçe, tekneyi hızlandırıp, yavaşlatarak veya oltayı sarıp bırakarak takılma riskini azaltabiliriz. Hiçbir zaman takılma problemini tamamen halledemeyiz. Yemli takımları biraz yukarıdan çekmekte bir sakınca yoktur. Ama, rapala ile dip sırtısında, rapala taşlara ne kadar yakın olursa, başarı şansı o kadar artar. O yüzden, 0,70 mm, 40 Kg çekeri olan misina kullanırız. 40 Kg çeker sayesinde, dibe takılan rapalaları kancaları açarak yukarı almak mümkündür. 40 Kg çekerin, kancaları açabilecek güçte olması büyük avantajdır. Bu sayede, dibe takılmak, sadece zaman kaybına sebep olur.
– Jigging ile Trofe Avı:
Jigging yapmaya uygun bir merada, 40 – 160 m derinlerde denemeler yapabiliriz. Jigging için havanın güzel, denizin sakin olması gerekir. Dalgalı, akıntılı ve rüzgarlı havalarda, jigging yapmak zorlaşır. Jigging, aşırı sportif bir aktivite olduğu için, şartların bozulduğu durumlarda, av yapmak zorlaşır. Sakin bir ortamda, güzel bir trofe avı yapmanın tadına da doyum olmaz. Jigging yönteminde, jig dışında ağırlık olmadığından, balığın mücadelesi daha çok hissedilir. Bu, balık avını daha keyifli hale getirir.
Trofe balık her zaman kaçan balık oluyor. 🙂 Kaçan balığın efsanesi yakalanan balıklardan büyük olarak anlatılıyor galiba 🙂
İşin doğası öyle değil midir? Eğer kaçırdığımız balık, her zaman avladığımızdan büyük olmasa, kaçamazdı. Büyük balığın kaçmasındaki temek etken, her zaman yaptığımızdan daha fazlasını yapmamızı gerektiren bir av olmasındandır. Kaçan balık büyük olmasa, bu bizim acemiliğimizi göstermez mi? Acemi gözükmemek için “kaçan balık, uuufff çooook büyüktü” deriz. Bu durum avcının kendi içindeki savunusudur.
Bazende gerçekten, balık büyük olduğu ve bizim bu avı avlamak için yeterli donanım ve bilgiye sahip olmadığımız için kaçar. Hazır olmak her şeyin başıdır. Birde, her durumda çözümleme yapma isteğimizin olması gerekir.